VEKALET VE TEMSİL YETKİSİ İŞLEMLERİ MALİ KONULAR HAK.2016/24 SAYILI GENELGE

Bu genelgenin, harç ve vergilerle ilgili 16 NCI MADDESİ DIŞINDA KALAN KISIMLARI, hukuki ve idari konulara ilişkin BİRLEŞTİRİLMİŞ GENELGELERDE yer alan (14) numaralı genelge ile yürürlükten kaldırılmış olup, KALDIRILAN KISIMLARA BİRLEŞTİRİLMİŞ GENELGELERİN (13) ve (14) numaralı genelgelerinde gereken güncellemeler de yapılmak suretiyle yer verilmiştir.


Hukuki Danışmanlık - 15546

Ankara, 28.06.2016

Özü: Noterliklerde Yapılan Vekalet (temsil yetkisi) İşlemleri Hk.

 

 

G E N E L G E

(24)

 

 

........................ NOTER ODASI BAŞKANLIĞINA

........................ NOTERLİĞİNE

 

 

Noterliklerde yapılan vekaletlere ilişkin olarak değişik tarihlerde duyurulan açıklamaları içeren genelge ve genel yazıların ayıklanmaları ile toplanmaları çalışması kapsamında hazırlanan bu genelge, Yönetim Kurulunun 22.08.2016 günlü toplantısında görüşülerek kabul edilmiştir.

Eski metinlerde geçen ve yürürlükten kaldırılan mevzuat güncellenmiş halde Genelge'ye işlenmiştir. Buna göre;

 

1 – 15 nci maddeler, yukarıda yer verilen açıklama doğrultusunda yürürlükten kaldırılmıştır.


 

16- MALİ KONULAR:

 

16.1- Taşınır ve taşınmaz malların belli bir bedelle satılmasına veya alınmasına yetki veren vekaletnamelerden maktu harç alınacağı, damga vergisine tabi tutulmayacağı:

 

Taşınır ve taşınmaz malların belli bir bedel karşılığında satın alınmasına ilişkin vekaletnamelerden maktu veya nispi harç ve damga vergisi alınıp alınamayacağına ilişkin olarak Adalet Bakanlığı Hukuk işleri Genel Müdürlüğünden görüş istenmesi üzerine adı geçen Genel Müdürlükçe gönderilen 17.11.1981 günlü ve 28504 sayılı yazıda;

"Gayrimenkul ve menkulün belli bir bedel karşılığı satışına veya belli bir değerle satışına veya belli bir değerle satışı daha önce taahhüt edilen taşınmazın tapuda ferağ işlemini yapmaya yetki veren vekaletnamelerde yer alan miktarlar, vekilin yapacağı işlerin sınırını belirtmek amacına yönelik olup, devir ve temlik sonucunu doğuran ve ileride yapılacak satış veya ferağ işlemleri ile bir ilgisi bulunmamaktadır.

vekaletname ile tanınan yetkiye dayanılarak vekil tarafından yapılacak satış veya ferağ işlemlerinin gerektirdiği nispi harç ve damga vergisinin de ayrıca, alınacağı tabiidir.

Bu itibarla yapılan veya yapılacak işlemlere atfen vekaletnamede yer alan belli değerlerin nispi harç ve damga vergisine matrah alınmasının mümkün olmadığı, anılan nitelikteki vekaletnamelerin de maktu harca tabi tutulması gerektiği düşünülmektedir." denildiğinden, buna göre işlem yapılması gerekmektedir.

 

16.2- vekaletname içeriğinde vekile verilen yetkiler dışında, bir borç yüklenilmesiyle ilgili ayrı bir hüküm bulunması halinde alınması gereken harç ve damga vergisi:

 

Maliye ve Gümrük Bakanlığının 8.9.1989 tarih ve VUK-4-2110007-4/ 67229 sayılı yazılarında;

"Avukatın adı, soyadı adresi ve vergi durumu ile ilgili olarak vekaletname metninde yer verilecek müvekkil beyanının vekaletname muhtevası kapsamında düzenlenmesi halinde bu beyanla ilgili tasdik işleminden ayrıca harç aranılmayacaktır. Ancak, söz konusu beyanın vekaletname işleminden ayrı bir borç taahhüdünü tazammum edecek tarzda düzenlenmesi halinde, harç uygulamasında 492 sayılı Kanununun 46'ncı maddesi hükmü dikkate alınacaktır." denilmektedir.

Görüşte belirtilen maktu damga vergisinin kaldırılmış olması nedeniyle maktu damga vergisi tahsil edilmeyecek, söz konusu taahhüt belli bir parayı içermekte ise ayrıca borç miktarı üzerinden nispi damga vergisi tahsil edilecektir.

Bu Genelge ile yürürlükten kaldırılan 31.07.1989 tarihli ve (62) sayılı Genelge içinde yer alan Maliye ve Gümrük Bakanlığının 26.6.1989 gün ve HARÇ: 2232314-190/50582 sayılı yazısında da aynı yönde görüş bildirilmiştir.

 

16.3- Ayrı ayrı işler için alınan vekaletnamelerin alt vekile tevkil edilmesi halinde harcın ne şekilde alınacağı:

 

Bir sorumuz üzerine Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünden gönderilen 12.5.1993 tarih ve 20750 sayılı yazıda;

"İlgi yazınızda bir avukatın değişik şahıslardan ve değişik işler sebebiyle aldığı vekaletnameleri, düzenlenecek yeni bir vekaletname ile başka bir avukatı tevkil etmesi durumunda Harçlar Kanununun 44. maddesi uyarınca tek harç alınması gerektiği halde, Genel Müdürlüğümüzün 7 Temmuz 1976 tarih ve 19701 sayılı mütalaasında harcın temsil edilen kişi sayısınca çoğaltılması gerektiği yolunda görüş bildirildiği belirtilmiş, konunun yeniden incelenerek Bakanlık görüşü istenilmiş bulunmaktadır.

Bu konudaki mevcut yazışma dosyaları da birleştirilerek konu incelendi:

492 sayılı Harçlar Kanunun 44. maddesinde;

(Bir kişinin birden çok kişiyi temsil etmesi harcın artırılmasını gerektirmez.

Şu kadar ki, bütün imzaların tasdiki kanunen şart olan muamelelerde vekaleten imza edilmesi halinde, vekilin imzasının tasdikinden alınacak harç temsil ettiği kişilerin sayısınca çoğaltılır.

Bir işte müştereken hareket eden vekillerin ve bir borca kefalet eden müteselsil kefillerin bir kağıda koyacakları birden çok imzalar bir imza sayılır.

Ancak, mümessil, haiz olduğu birden fazla sıfatlara dayanarak imza ederse sıfatları sayısınca harç çoğaltılır. Bir kişi hem kendisi için ve hem başkalarını temsil suretiyle imza ederse kendisi için ayrı başkaları için de yukarıki fıkralara göre ayrı harç alınır.

Birden ziyade kimseler bir kağıda ayrı ayrı işler için imza atıyorlarsa her birinden imza ettikleri kısım için ayrı ayrı harç alınır.) denilmektedir.

 

Bu hükme göre, genel prensip olarak, bir kişinin birden çok kişiyi temsil etmesi durumunda, harcın artırılmaması gerektiği esası kabul edilmiş bulunmaktadır. Ancak, madde metninde, harcın artırılması gereken istisnai haller sayılmıştır.

Birinci istisna, 2. fıkrada belirtilen, bütün imzaların kanunen tatbikinin şart olması halidir. Örnek olarak, Türk Ticaret Kanununu hükümleri uyarınca, bütün şirketlerin kuruluş sözleşmesinde imzaların, kanunen ayrı ayrı tasdiki şart bulunmaktadır. Bu hallerde harcın, ikinci fıkra hükmü uyarınca, temsil edilen kişi sayısına göre çoğaltılması gerekmektedir.

İkinci istisna, 4. fıkrada belirtilen, değişik sıfatlarla imza atılması halidir. Örneğin, bir kişi aynı işlem kağıdına kendisine asaleten, küçük çocuğuna velayetten ve üçüncü bir şahsa da vekaleten hareket ederek değişik sıfatlarla imzalaması mümkündür. Bu gibi hallerde 4.fıkra uyarınca harcın, sıfat sayısına göre çoğaltılarak alınması gereklidir.

Üçüncü istisna, 5. fıkrada belirtilen, ayrı ayrı işlere imza atılması halidir. Gerçi fıkrada birden ziyade kimselerden bahsedilmektedir. Ama bir kişinin de aynı işlem kağıdına ayrı ayrı işlemler için imza atması mümkündür. Bu durumda da harcın artırılması gerekir. Örneğin, bir kişi aynı işlem kağıdı içinde bir aracını kiraya verirken, diğer bir aracını satabilir ve daha fazla işlemde de bulunabilir. Bu durumda 5. fıkra hükmü gereğince her bir işlem için ayrı harç alınması gerekmektedir.

 

Genel prensibin istisnaları 44. maddede bu şekilde düzenlenmiş bulunmaktadır. Buradan olayımıza dönersek, bir avukat değişik kişilerden değişik işler sebebiyle aldığı vekaletnameleri başka bir avukata düzenlenecek yeni bir vekaletname ile devretmektedir. Kanunen imzaların ayrı ayrı tasdiki şart değildir ve imza bir sıfatla atılmıştır. Bu sebeple birinci ve ikinci istisnalara girmediği açıktır. Ancak, ilgili avukat her bir vekaletnameyi ayrı bir iş için almıştır. Her bir vekalet ayrı ayrı işler için verilmiştir. Bu itibarla devredilen her bir vekaletname ayrı bir iş kabul edilerek ayrı ayrı harç alınması gerekir. Bu nedenle üçüncü istisna söz konusu olmakta ve 44. maddenin 5. fıkrası uyarınca her bir işlemden ayrı harç alınması gerekmektedir.

Şimdi, 7 Temmuz 1976 tarih ve 19701 sayılı mütalaamıza dönersek, bu mütalaamızda harcın temsil edilen kişi sayısınca çoğaltılması gerektiği sonucuna varılmıştı. Yukarıda ise, 5. fıkra hükmü gereği her bir vekaletname ayrı iş kabul edilerek buna göre harç alınması gerektiği sonucuna varıldı. Uygulamada örneğin, mirasçılar toplanıp bir işlem kağıdı ile aynı avukata vekalet verebilmektedirler. Bu tür bir vekaletin devrinde kişi sayısına göre harcın ço-ğaltılmasına gidilemez. Çünkü devredilen vekaletname aynı iş için verilmiştir. Ayrı iş istisnası uygulanamaz. Diğer istisnalara da girmediğinden temsil edilen kişi sayısına göre harcın çoğaltılması kanuna uygun olmamaktadır.

 

Bu nedenlerle, bir avukatın değişik işler için aldığı vekaletnameleri başka bir avukata devretmesi halinde, devredilen her bir vekaletname ayrı işlem kabul edilerek ayrı ayrı harç alınmasının Harçlar Kanunumuza uygun olacağı düşünülmektedir " denildiğinden, buna göre işlem yapılması icap etmektedir.

 

16.4- Birden fazla kişiyi temsilen verilen ve vekaletnamelerden alınacak harç:

 

Bir sorumuz üzerine Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünden gönderilen 22.7.1993 tarih ve 31573 sayılı yazıda:

"Noterlikte yapılan bir vekaletnamenin onayı işleminde, bir kişinin vekili bulunduğu A, B, C, şirketlerine izafeten, kendisine asaleten ve üçüncü bir şahıs adına da vekaleten hareket ederek imza etmesi durumunda 492 sayıtı Harçlar Kanununun 44 üncü maddesi uyarınca her sıfat için birerden üç imza üzerinden mi, yoksa temsil edilen A, B, C şirketleri ayrı ayrı sayılarak beş imza üzerinden mi harç alınması gerektiği konusunda, Bakanlığımızdan görüş istenmekle konu incelendi.

 

492 sayılı Harçlar Kanununun 44 üncü maddesinde;

(Bir kişinin birden çok kişiyi temsil etmesi harcın artırılmasını gerektirmez. Şu kadarki bütün imzaların tasdiki kanunen şart olan muamelelerde vekaleten imza edilmesi halinde, vekilin imzasının tasdikinden alınacak harç, temsil ettiği kişilerin sayısınca çoğaltılır.

Bir işte müştereken hareket eden vekillerin ve bir borca kefalet eden müteselsil kefillerin bir kağıda koyacakları birden çok imzalar bir imza sayılır. Ancak mümessil, haiz olduğu birden fazla sıfatlara dayanarak imza ederse sıfatları sayısınca harç çoğaltılır. Bir kişi hem kendisi için ve hem başkalarını temsil suretiyle imza ederse kendisi için ayrı, başkaları için de yukarıdaki fıkralara göre ayrı harç alınır.

Birden ziyade kimseler, bir kağıda ayrı ayrı işler için imza atıyorlarsa, her birinden imza ettikleri kısım için ayrı ayrı harç alınır.) denilmektedir.

 

Söz konusu vekaletnamenin onayı işleminde bir kişi; vekili bulunduğu üç ayrı şirkete izafeten, kendisine asaleten ve üçüncü bir şahsa da vekaleten olmak üzere üç ayrı sıfatla imza atmaktadır. Bu durumda 44 üncü maddenin 4 üncü fıkrası uyarınca öncelikle her sıfat için harcın çoğaltılması gerekmektedir. Temsi! ettiği üç ayrı şirket için ise, 44 üncü maddenin 1 ve 2 nci fıkraları uyarınca temsil ettiği şirketler için atılan imzaların ayrı ayrı tasdiki kanunen şart olmadığından harcın artırılmasına imkan bulunmamaktadır.

 

Bu itibarla, bir kişinin temsil ettiği A, B, C şirketlerine izafeten, kendisine asaleten, üçüncü bir şahsa da vekaleten hareket ederek yapılan vekaletnamenin noterlikte onaylanmasında, her sıfat için üç imza üzerinden harç alınması gerektiği düşünülmektedir. Ayrıca, Maliye ve Gümrük Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğünden bu konuda alınan 24 Mayıs 1993 tarih ve 33105 sayılı mütalaada da Bakanlığımızın bu görüşüne iştirak edilmiş bulunulmaktadır." denildiğinden, belirtilen nitelikteki işlerde açıklandığı şekilde harç tahakkuk ettirilmesi gerekmektedir.

 

16.5- Muvazzaf veya yedek er ve erbaşlara ait vekaletnamelerde harç istisnası kaldırılmıştır.

Noterliklerde yapılacak olan muvazzaf veya yedek er ve erbaşlara ait vekaletnamelerden harç alınması gerekmektedir.

2016/24 sayılı Genelgemizin uygulama kabiliyeti kalmayan 16/5 inci bendi yürürlükten kaldırılmıştır. 2019/151 sayılı genel yazı

 

16.6- Temsil yetkisinin sınırlarının gösterildiği vekaletnamelerde harç:

 

Birliğimize intikal eden yazı ekinde yer alan "........... ile aramızdaki oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakden almış olduğum para borcum sebebiyle en fazla da bu borcumun 60.000.000.000.-TL. (ALTMIŞ MİLYAR TL.' lık) miktarı ile sınırlı olmak üzere T.C. icra dairelerinde hakkımda yukarıda belirtmiş olduğum kişi şirket tarafından açılacak ve yine yukarıda belirttiğim miktarla sınırlı olmak üzere, tebligat almaya, ödeme emrini tebellüğe, İcra İflas Kanunu'nun 20. ve 21. maddeleri gereğince lehime işleyecek sürelerden feragat etmeye, bu borcumu kabul etmeye, bu borcuma karşılık bana ait adıma kayıtlı oto, gayrimenkul ve ayrıca tüm menkul mallarımı icra dosyasına mal beyanı olarak sunmaya, bu mallarıma alacaklı tarafından konulacak fiili ve kaydı hacze muvafakat etmeye veya kendisi bu mallara fiili ve kaydı haciz koydurmaya, haciz ve satılamaz kaydının konulmasına muvafakat etmeye, bütün bunlarla ilgili işlemleri yapmaya başkalarını da tevkil, teşrik ve azle yetkili olmak üzere yukarıda ismi belirtilen avukatı vekil, nasp ve tayin ettim. İş bu vekaletname, icra dairesinde yukarıda ismini belirttiğim alacaklı tarafından hakkımda yapılan takip kesinleşip, yukarıda belirtmiş olduğum mallarıma haciz işlemi konduktan sonra vekil tayin ettiğim avukat ile vekillik ilişkimiz sona erecektir. Yani bugün vekil tayin etmiş olduğum bu avukat bu vekaleti, alacaklı ile bu borçlanma işleminde ve sadece bir kereye mahsus kullanabilecektir. Ayrıca başka bir işlemde benim vekilliğimi yapamayacaktır. İş bu vekaletname talimat içermekte olup, yukarıdaki yetkilerin vekilim tarafından kullanılmasına muvafakat ediyorum." şeklindeki vekaletname başlıklı kağıdın ne suretle harç ve damga vergisine tabi tutulacağı hususu Maliye Bakanlığından sorulmuştur.

Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğünden alınan ve Yönetim Kurulumuzun 06.09.2004 günlü toplantısında görüşülen 16.07.2004 günlü ve 33767 sayılı yazıda;

"Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı 2 sayılı tarifenin II-Maktu Harçlar bölümünün 3 üncü fıkrasının a ve b pozisyonlarında, özel ve genel vekaletnamelerden hangi miktarlarda harç alınacağı belirtilmiş, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununda da vekaletnameler damga vergisine tabi kağıtlar arasında sayılmamıştır.

Diğer taraftan, görüş istemine konu vekaletnamede ".... ile aramızdaki oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakden almış olduğum para borcum sebebiyle en fazla da bu borcumun 60 milyar TL. lık miktarı ile sınırlı olmak üzere ..... " ifadesi ile ihtilafa konu olayların kısaca izah edilerek vekil tayin edilen avukata verilen vekaletin sınırlarının çizildiği, vekaletnamenin sonunda "iş bu vekaletname talimat içermekte olup, yukarıdaki yetkilerin vekilim tarafından kullanılmasına muvafakat ediyorum" ibaresi ile de vekaletin içeriğine açıklık getirildiği, bahsi geçen beyanların borç ikrarı olarak değerlendirilemeyeceği, vekil edenin böyle bir iradesinin mevcut olması halinde daha açık ifadelerle bu iradesini ortaya koyabileceği sonucuna varılmaktadır.

Bu nedenle, söz konusu vekaletnamenin maktu harca tabi tutulması gerekmektedir" denildiğinden, yukarıda belirtilen nitelikteki vekaletnamelerin sadece maktu harca tabi tutulması icap etmektedir.

 

16.7- Terörle mücadeleden doğan zararların tazmini ile ilgili vekaletnamelerde harç:

 

5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkındaki Kanun gereğince hak talebine ilişkin olarak düzenlenen vekaletnamelerde harç muafiyeti uygulanıp uygulanamayacağına ilişkin olarak Maliye Bakanlığından görüş istenilmesi üzerine, adı geçen Bakanlık Gelirler Genel Müdürlüğünden cevaben alınan ve Yönetim Kurulumuzun 03.12.2004 günlü toplantısında görüşülen 49118 sayılı yazıda;

"Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanununun 123 üncü maddesinde, özel Kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle istisna edilen işlemlerden harç alınmayacağı belirtilmiştir.

Öte yandan, 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (2) sayılı tarifenin II-Maktu harçlar bölümünün 3 üncü fıkrasının (a) ve (b) pozisyonlarında, özel ve genel vekaletnamelerden hangi miktarda harç alınacağı belirtilmiş, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununda da vekaletnameler damga vergisine tabi kağıtlar arasında sayılmamıştır.

Diğer taraftan, 27.07.2004 gün ve 25535 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanan 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde," Bu Kanunun amacı, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemektir." denilmiş, 2 inci maddesinde ise, "bu Kanun, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 1 inci, 3 üncü ve 4 üncü maddeleri kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar göre gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararlarının sulhen karşılanması hakkındaki esas ve usullere ilişkin hükümleri kapsar....." denilmekte, istisna ve muafiyetlere ilişkin 15 inci maddesinde de, "bu Kanununun uygulanması ile ilgili olarak yapılacak başvurular, bildirimler, düzenlenecek belgeler, resmi mercilerce ve noterlerce yapılacak işlemler ile bu Kanunda belirtilen amaçlar doğrultusunda kullanılmak üzere yapılacak bağış ve yardımlar, her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır...." hükmü yer almaktadır.

İlgide kayıtlı yazınız ekinde yer alan vekaletname başlıklı kağıtta, "... sulh yapmaya, sulhname tasarılarının kabul veya redde... davalar açmaya, icra takibinde bulunmaya, açılmış davalara katılmaya, takibe ve neticelendirmeye... vekil tayin ettim" denilmektedir.

5233 sayılı Kanun hükümlerinin birlikte incelenmesinden de anlaşılacağı üzere, terör eylemleri ve terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddi zararlarının sulhen karşılanması halinde bu Kanun kapsamında noterde yapılacak işlemler muafiyet kapsamında bulunmaktadır.

Bu nedenle, söz konusu vekaletnamenin maktu harca tabi tutulması gerekmektedir." denilmektedir.

Bakanlık görüşü çerçevesinde maddi zararların karşılanması amacıyla düzenlenen vekaletnameler münhasıran sulhen anlaşma yetkisi ile sınırlı olarak düzenlendiği takdirde harçtan istisna edilecektir.

Bu yetkinin yanı sıra dava açma, icra takibi ve benzeri diğer yetkileri de ihtiva eden vekaletnameler harca tabi tutulacaktır.

 

16.8- Tarım Kredi Kooperatifi kredi işlemleriyle ilgili olarak, kooperatif ortaklarınca gerek diğer ortaklara, gerekse ortak olmayan kişilere verilen vekaletnamelerde harç:

 

1581 sayılı Kanuna göre kurulan Tarım Kredi Kooperatifi ortaklarının gerek diğer kooperatif ortaklarına ve gerekse ortak olmayan şahıslara, kooperatif nezdindeki kredi işlemleri ile ilgili olarak yetki vermek üzere düzenlenen vekaletnameler sebebiyle harç alınıp alınmayacağı hususunda Maliye Bakanlığından görüş istenmesi üzerine, adı geçen Bakanlık Gelir İdaresi Başkanlığından alınan ve Yönetim Kurulu'nun 17.01.2006 günlü toplantısında görüşülen 20.12.2005 günlü ve 069878 sayılı yazıda;

"İlgide kayıtlı yazınızın incelenmesinden, Tarım Kredi Kooperatifi nezdindeki kredi işlemleriyle ilgili olarak, kooperatif ortaklarınca gerek diğer ortaklara, gerekse ortak olmayan kişilere yetki vermek üzere düzenlenen vekaletnamelerden harç alınıp alınmayacağı hususunda tereddüde düşüldüğü anlaşılmıştır.

1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanununun 19. maddesinde, "Bu Kanuna göre kurulacak ve kurulmuş sayılan kooperatiflere ortak olmak üzere başvuran üreticilerle, ortakların kooperatifleriyle yapacakları her türlü işlemler ve bunlarla ilgili kağıt, belge, senet, beyanname, taahhütname, vekaletname, makbuz, kooperatif lehine yapacakları ipotek ve rehinler her türlü resim, harç ve vergiden muaftır." hükmü yer almaktadır.

Maddenin incelenmesinden görüleceği üzere, istisna hükmü kooperatiflere ortak olmak üzere başvuran üreticiler ile ortakların münhasıran kooperatifleriyle yapacakları işlemler için geçerli olup, bu işlemlerin ortağın nam ve hesabına olmak kaydıyla, üçüncü kişiler tarafından yapılması durumunda da uygulanacaktır. Ancak, kooperatif ortağı ile üçüncü kişiler arasında yapılacak işlemlerin söz konusu istisnadan yararlandırılması mümkün değildir.

Buna göre, yazınıza konu olayda söz edilen ve kooperatif işlemlerini yürütmek üzere ortaklarca üçüncü kişiler adına düzenlenen vekaletnamelerin harca tabi tutulması gerekmektedir." Denildiğinden buna göre işlem yapılacaktır.

 

16.9- Aynı vekaletnamede birden fazla şahsa farklı işler için yetki verilmesi halinde harç:

 

Bir şahsın aynı vekaletnamede birbirinden farklı işler için ayrı ayrı şahısları vekil tayin etmesi ile ilgili olarak düzenlenen vekaletnameden ne surette harç alınacağı hususunda Maliye Bakanlığından görüş istenmesi üzerine, adı geçen Bakanlıktan alınan ve Yönetim Kurulu'nun 20.12.2004 günlü toplantısında görüşülen 20.12.2005 tarih ve 069879 sayılı yazıda;

"İlgide kayıtlı yazınızın incelenmesinden, bir şahsın aynı vekaletnamede birbirinden farklı işler için ayrı ayrı şahısları vekil tayin etmesi durumunda düzenlenen vekaletnameden ne surette harç alınacağı hususunda tereddüde düşüldüğü anlaşılmıştır.

Konuyla ilgili olarak, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünden alınan 03.05.2005 tarihli ve B.03.0.HİG.000000-1-11/9157 sayılı yazıda, aynı vekaletnameyle farklı işler için ayrı ayrı kişilerin vekil tayin edilmesi halinde bu işlemlerin "birbiriyle ilgili işler" olarak kabul edilemeyeceği, farklı her bir işin ayrı bir vekalet sözleşmesi olarak değerlendirilmesi, dolayısıyla her bir işi için ayrı harç alınacağı belirtilmiştir.

 

Buna göre, bir şahsın aynı vekaletnamede birbirinden farklı işler için ayrı ayrı şahısları vekil tayin etmesi durumunda, düzenlenen vekaletnamede yer alan farklı işlerin her biri için harç alınması gerekmektedir." denildiğinden, buna göre işlem yapılması icap etmektedir.

 

16.10- Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesiyle ilgili vekaletnamelerde harç:

 

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun uygulaması yönünden ilgililerce düzenlenen vekaletname örneği gönderilmek suretiyle, 6306 sayılı kanunun 7. maddesinin 9. fıkrasına göre harçtan istisna edilip edilemeyeceği, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığından sorulmuştur. Adı geçen Başkanlıktan cevaben alınan ve Yönetim Kurulumuzun 26.08.2014 günlü toplantısında görüşülen 14.07.2014 tarih ve 59491943-140.12(99-35/2)-73829 sayılı yazıda;

"İlgide kayıtlı yazınızdan, yazınız ekinde gönderilen genel vekaletname örneğinin 6306 sayılı Kanunun 7. maddesinin dokuzuncu fıkrası kapsamında harçtan istisna edilip edilmeyeceği ile aynı vekaletnamenin, gayrimenkulün ilan edilen bölge içinde kaldığı ve 6306 sayılı Kanun kapsamında yer aldığı açıklanmak suretiyle, tapu kayıt bilgilerinin açıkça yazılarak özel vekaletname şeklinde hazırlanması halinde de anılan madde kapsamında harçtan istisna edilip edilmeyeceği konusunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

 

Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38'inci maddesinde, "Noter işlemlerinden bu kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanları noter harçlarına tabidir." hükmü yer almakta olup; aynı Kanunun 123'üncü maddesinde ise, özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle, istisna edilen işlemlerden harç alınmayacağı hüküm altına alınmıştır.

 

Öte yandan, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 1'inci maddesinde, "Bu Kanunun amacı; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemektir." hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Kanunun 7. maddesinin 9. fıkrasında, "Bu Kanun uyarınca yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalar, noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar ise banka ve sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır." hükmü ve 10 uncu fıkrasında; "Gerçek kişilerce ve özel hukuk tüzel kişilerince uygulamada bulunan riskli alanlardaki yapıların mevcut alanları için daha önce yapı alanındaki artışlar için hesaplanan harç ve ücret farkları alınır." hükmü bulunmaktadır.

 

6306 sayılı Kanun hükümlerinin incelenmesinden, Kanunun amacının, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemek olduğu ve noter harcı istisnasının bu kanun uyarınca yapılacak olan işlemlere uygulanacağı anlaşılmaktadır.

 

Bu çerçevede, vekalet verme işlemleri 6306 sayılı Kanunun 1'inci maddesi kapsamında bulunmadığından, gerek ilgi yazınız ekinde alınan ve mirasçılar tarafından kendilerine muristen intikal eden taşınmazlar ile ilgili alım, satım, ifraz, tevhit, kamulaştırma, kat karşılığı inşaat sözleşmesi, avukatlık yetkisi gibi konularda verildiği anlaşılan vekaletnamenin, gerekse gayrimenkulün ilan edilen bölge içinde kaldığı ve 6306 sayılı Kanun kapsamında yer aldığı açıklanmak suretiyle, tapu kayıt bilgilerinin açıkça yazılarak hazırlanacak özel vekaletnamenin noter harcından istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır." şeklinde görüş bildirildiğinden, buna göre uygulama yapılacaktır.

 

YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN GENELGE VE GENEL YAZILAR:
24.02.1998 tarihli ve Hukuk-2726 (19);
20.03.1998 tarihli ve Hukuk-4521 (30);
03.09.1998 tarihli ve Hukuk-15041 (73);
03.02.2000 tarihli ve Hukuk-1440 (13);
03.10.2001 tarihli ve Hukuk-15324 (67);
12.04.2002 tarihli ve Hukuk-5781 (35);
03.10.2003 tarihli ve Hukuk-13711 (115);
26.3.2004 tarihli ve Hukuk-4646 (46);
07.05.2004 tarihli ve Hukuk-7155 (56);
16.6.2004 tarihli ve Hukuk-9340 (71);
01.10.2004 tarihli ve Hukuk-15284 (99);
4.4.2005 tarihli ve Hukuk-4491 (35);
27.01.2006 tarihli ve Hukuk-1132 (7);
11.05.2006 tarihli ve Hukuk-7687 (56);
11.05.2006 tarihli ve Hukuk-7688 (57);
12.06.2006 tarihli ve Hukuk-9631 (73);
18.06.2007 tarihli ve Hukuk-12260 (75);
16.10.2007 tarihli ve Hukuk-20237 (112);
04.02.2008 tarihli ve Hukuk-3965 (12);
18.07.2008 tarihli ve Hukuk-14262 (85);
28.07.2008 tarihli ve Hukuk-14944 (87);
10.11.2008 tarihli ve Hukuk-21312 (110);
29.05.2009 Hukuk- 9704 (44);
15.07.2009 tarihli ve Hukuk-12593 (60);
07.12.2009 tarihli ve Hukuk-21644 (98);
13.01.2010 tarihli ve Hukuk-528 (3);
19.08.2010 tarihli ve Hukuk-16658 (86);
26.11.2010 tarihli ve Hukuk-23457 (114);
15.12.2011 tarihli ve Hukuk-26789 (118);
19.01.2012 tarihli ve Hukuk-1131 (13);
01.02.2012 tarihli ve Hukuk-1705 (17);
07.03.2012 tarihli ve Hukuk-5019 (39);
14.02.2013 tarihli ve Hukuk-3241 (20);
24.12.2013 Hukuk-21875 (126);
19.01.2015 tarihli ve Hukuk-644 (10);
05.05.2016 tarihli ve Hukuki Danışmanlık-8493 (41)
sayılı genel yazılar,

26.02.1976 tarihli ve (8);
20.10.1976 tarihli ve (26);
25.01.1977 tarihli ve (3);
01.04.1977 tarihli ve (14);
19.9.1977 tarihli ve (34);
20.12.1978 tarihli ve (43);
28.12.1981 tarihli ve (80);
23.11.1982 tarihli ve (40);
09.02.1983 tarihli ve (4);
02.12.1983 tarihli ve (56);
29.02.1984 tarihli ve (8);
29.11.1984 tarihli ve (49);
24.01.1985 tarihli ve (7);
05.11.1985 tarihli ve (85);
19.11.1985 tarihli ve (90);
30.01.1986 tarihli ve (9);
24.04.1987 tarihli ve (36);
16.03.1988 tarihli ve (14);
23.8.1988 tarihli ve (51);
05.11.1988 tarihli ve (80);
17.01.1989 tarihli ve (10);
31.07.1989 tarihli ve (62);
31.08.1989 tarihli ve (63);
08.09.1989 tarihli ve (70);
23.01.1990 tarihli ve (3);
18.5.1990 tarihli ve (34);
01.06.1990 tarihli ve (44);
27.7.1990 tarihli ve (53);
23.11.1990 tarihli ve (78);
28.02.1991 tarihli ve (6) (Bu Genelge'nin vekaletle ilgili kısmı);
26.04.1991 tarihli ve (28);
09.08.1991 tarihli ve (48);
21.08.1991 tarihli ve (56);
01.10.1991 tarihli ve (65);
8.11.1991 tarihli ve (70);
25.12.1991 tarihli ve (86);
21.02.1992 tarihli ve (6);
21.02.1992 tarihli ve (9);
26.03.1992 tarihli ve (13);
26.03.1992 tarihli ve (14);
09.10.1992 tarihli ve (45);
10.06.1993 tarihli ve (39);
16.07.1993 tarihli ve (49);
09.08.1993 tarihli ve (59);
15.10.1993 tarihli ve (81);
22.11.1993 tarihli ve (88);
21.09.1994 tarihli ve (58);
19.01.1995 tarihli ve (6);
18.04.1995 tarihli ve (28);
22.06.1995 tarihli ve (44);
19.07.1995 tarihli ve (51);
03.10.1995 tarihli ve (72) (Bu Genelge'nin vekaletle ilgili 1'inci maddesi);
03.01.1996 tarihli ve (1);
01.02.1996 tarihli ve (5);
05.06.1996 tarihli ve (28);
15.11.1996 tarihli ve (51);
28.08.1997 tarihli ve (44);
29.04.1998 tarihli ve (13);
04.08.1998 tarihli ve (30);
13.01.1999 tarihli ve (1);
02.06.1999 tarihli ve (20);
10.03.2000 tarihli ve (13);
27.04.2000 tarihli ve (18);
5.06.2001 tarihli ve (18);
18.07.2001 tarihli ve (28);
22.11.2001 tarihli ve (50);
24.06.2002 tarihli ve (25);
25.06.2002 tarihli ve (26);
18.12.2002 tarihli ve (51);
27.02.2003 tarihli ve (8);
25.03.2003 tarihli ve (11);
28.03.2003 tarihli ve (14);
16.09.2004 tarihli ve (39);
13.12.2004 tarihli ve (48);
21.4.2005 tarihli ve (15);
5.12.2005 tarihli ve (34);
26.01.2006 tarihli ve (3);
26.01.2006 tarihli ve (10);
14.06.2006 tarihli ve (40);
01.09.2006 tarihli ve (55);
23.01.2008 tarihli ve (1);
29.04.2008 tarihli ve (11);
14.07.2008 tarihli ve 24;
27.8.2009 tarihli ve (24);
15.04.2013 tarihli ve (3);
11.09.2014 tarihli ve (5) sayılı genelgeler,
yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlükten kaldırılan genelge ve genel yazılara, TNB internet sayfasında yer alan "YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN GENELGE VE GENEL YAZILAR" bölümünden ulaşılabilir.

 

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Saygılarımla,

 

 

Yunus TUTAR

Başkan