2003-37 sayılı genelge

Ankara,  3.10.2003

Özü: Bir tarafı harç ve damga vergisinden muaf olan işlem ve kağıtlarla ilgili harç ve damga vergisi uygulaması hk.

 

G E N E L G E

( 37 )

 

........................ NOTER ODASI BAŞKANLIĞINA

........................ NOTERLİĞİNE

 

           Bazı noterliklerimizden Birliğimize intikal eden sorularda, işlemin bir tarafının harç ve damga vergisinden muaf olduğu işlem ve kağıtlarda harç ve damga vergisi uygulama prensipleri hakkındaki Birliğimiz görüşü talep edilmektedir.

           Bilindiği gibi bazı özel kanunlarda “..........Kurumu, harç ve/veya damga vergisinden muaftır.” şeklinde hükümler yer almaktadır. Yine bazı kanunlarda bu hüküm, “..... Kurumunun işlemleri harç ve damga vergisinden müstesnadır.” meyanında düzenlenmektedir.

           Yukarıda belirtilen her iki düzenleme de maddede belirtilen kuruma ve münhasıran bu kurumun şahsına harç ve damga vergisi bağışıklığı tanınmasına yönelik bulunmaktadır. Bu durumda da kurumdan aşağıda belirtilen prensipler gereğince harç ve damga vergisi tahsil edilmesi mümkün olmayacaktır.

A) HARÇ UYGULAMASI

           Kendisine harç muafiyeti tanınan bir kişi veya (ör: DSİ, Türkiye Kızılay Derneği, THK., SSK gibi) kurumun tek taraflı veya bir başka kişi veya kurum ile karşılıklı olarak yaptığı işlem sebebiyle 492 sayılı Kanunun 123 üncü maddesindeki “Özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerden .... harç alınmaz.” Hükmü çerçevesinde muaf kurumun imzasından harç alınamayacaktır.

           Buna göre 1989/94 sayılı genelgemizde de belirtildiği üzere;

           1- Harçtan muaf kurum işlemi tek taraflı olarak yaptığı takdirde, bu işlemden harç tahsil edilemeyecektir.

           2- İşlem, harçtan muaf kuruluş ile harç mükellefi olan bir başka kişi veya kuruluş arasında yapıldığı takdirde, işlemden, harç muafiyeti bulunmayan tarafın imzası itibariyle bir imza üzerinden harç alınacaktır.

           Ancak 1991/19 sayılı genelgemizdeki açıklamalar dikkate alınarak;

           a) İşlem taraflarından birinin harçtan muaf olması halinde, işlemden bir imza üzerinden hesaplanacak harç, 492 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tarifenin I/1 pozisyonunda yer alan asgari haddin altında olamayacaktır.

           b) Bu durumda işlemden muaf kuruluşun imzası da dikkate alınarak iki imza üzerinden hesaplanan harcın yarısı değil, doğrudan tek imza itibariyle asgari ve azami hadler dikkate alınarak harç tahsil edilecektir.

           3- İşlem taraflarının her ikisinin de harç muafiyeti bulunduğu takdirde, böyle bir işlemden harç tahsil edilemeyecektir.

           4- Genel ve katma bütçeli daire ve idarelerle il özel idareleri ve belediyeler gibi Resmi Dairelerin noter harcından muaf olduğu gibi genel bir kanaat bulunmaktadır. Yukarıda da açıklandığı üzere kurumun statüsü ne olursa olsun, noter harcından muafiyet tanımak için kendi kuruluş kanununda veya 492 sayılı Harçlar Kanununun ilgili kısmında bu kuruma tanınmış olan harç muafiyetine dair bir kanun hükmünün bulunması gerekmektedir.

           Bu nedenle herhangi bir kanunda noter harcına ilişkin muafiyeti bulunmayan resmi dairelerden de harç tahsili gerekmektedir.

           B) DAMGA VERGİSİ UYGULAMASI

           Özel kanunlar gereği damga vergisinden muaf olan bir kuruluş, taraf olduğu işlemlerde düzenlenen kağıtlar sebebiyle doğan damga vergisi yönünden mükellef değildir. Ancak;

           1- Bu durum kağıda ait damga vergisinin hiç ödenmemesini veya noksan ödenmesini gerektirmez. Zira 488 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğince Damga vergisinden muaf kuruluşlarla, vergi mükellefi kişi ve kuruluşlar arasında düzenlenen kağıtlara ait damga vergisinin tamamının vergi muafiyeti bulunmayan kişi veya kuruluş tarafından ödenmesi gerekmektedir.

           2- İki muaf kuruluş arasında düzenlenen kağıt sebebiyle damga vergisi alacağı doğmayacaktır.

           3- Aynı şekilde 488 sayılı Kanuna ekli (2) sayılı tablonun I/A bölümü gereğince Kanunun 8 inci maddesinde tanımı yapılan iki resmi daire arasında düzenlenen kağıtlar sebebiyle damga vergisi tahsilatı söz konusu değildir.

           Resmi daireden maksat, genel ve katma bütçeli daire ve idarelerle, il özel idareleri, belediyeler ve köylerdir. Bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan (Devlet Malzeme Ofisi, Bankalar, İktisadi Devlet Teşekkülleri gibi) iktisadi işletmeler resmi daire sayılmaz.

           4- Resmi dairelerle kişiler arasında düzenlenen kağıtlara ait damga vergisinin tamamının, 488 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi hükmü gereğince kişiler tarafından ödenmesi gerekmektedir.

           5- Muaf kuruluş ile yukarıda belirtilen resmi daireler arasında düzenlenen kağıtlardan da damga vergisi tahsil edilmesi mümkün değildir.

           Bilgi edinilmesini ve gereğinin buna göre yapılmasını rica ederim.

           Saygılarımla,

                                                                                                                BAŞKAN

                                                                                                              Hasan YENİ

                                                                                                        (İstanbul 28.Noteri)