1992-7 sayılı genelge

ANKARA, 21.2.1992

Özü : Otomobil kur'a hakkının devri ile ilgili işlemde bu hakkın devrine ilişkin olarak ödenmesi öngörülen bedelin belli para olarak gösterilmesi ve nispi , harç ve damga vergisinin bu değer üzerinden tahsili icabeder.

 

GENELGE 7

 

Bazı firma ve şirketler tarafından düzenlenen oto satışlarına ilişkin kampanyalarda, kur'a hakkını devretmek isteyenlere pişkin sorumuza, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca verilen 7.2.1992 tarih ve TAV: 2121348-3-1332/11191 sayılı yazıda:

"1318 sayılı Finansman Kanununun 2346 sayılı Kanunla değişik 1 nci maddesinde, (bu kanunun 4, 5 ve 6 ncı maddelerinde yazılı taşıtların ... her ne şekilde olursa olsun iktisap edilmesi.. Taşıt Alım Vergisine tabidir.) denilmekte, aynı Kanunun 8 nci maddesinde de (Taşıt Alım Vergisi, iktisap, ithal ve denir işlemlerinin ikmalinden önce beyannamenin verildiği yer vergi dairesine ödenir.) hükmü bulunmaktadır.

Bu hükme göre, taşıt alım vergisinde vergiyi doğuran olay, taşıtların iktisap, ithal ve devir işlemleri sırasında meydana gelmekte, verginin ise, iktisap, ithal ve devir işlemlerinin tamamlanmasından önce ödenmesi gerekmektedir.

Bu nedenle, kampanyalardan kur'a ile taşıt iktisap edilmesi sırasında iktisap işlemine esas olan noter senedinin düzenlenmesinden önce sorumlularca taşıt alım vergisinin ödenip ödenmediğinin aranması gerekmektedir. Ancak oto satış kampanyalardan kur'a ile o ay otomobil alma hakkı doğan kişilerin, söz konusu kura hakkını kampanyaya dahil olan veya olmayan kişilere devretmeleri, taşıt alım vergisinin konusuna girmediğinden, noterlikçe bu hakkın devri için yapılacak işlem sırasında taşıt alım vergisinin aranılmaması gerekmektedir.

Öte yandan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 42 inci maddesi sözü edilen devir ve temlik işleminde bir değer gösterilmesini zorunlu kılmaktadır. Ancak, olayda sahip olunan bir aracın mülkiyetinin değil, sadece araç edinme hakkının (kur'a hakkının) devri söz konusu olduğundan, bu konudaki işlemde 492 sayılı Kanunun 43 ncü maddesine, 3689 sayılı Kanunla eklenen fıkra hükmünde yer alan kasko değerinin belli para olarak düşünülmesi mümkün değildir.

Buna göre, kur'a hakkının devri ile ilgili işlemde bu hakkın devrine ilişkin olarak ödenmesi öngörülen bedelin belli para olarak gösterilmesi ve nispi , harç ve damga vergisinin bu değer üzerinden tahsili icabeder." denilmektedir. Bilginizi ve buna göre işlem ifasını rica ederim. Saygılarımla,

 

Türkiye Noterler Birliği BAŞKANI

Uğur KALAFATOĞLU

(İstanbul 20. Noteri)